Baharla birlikte pek çok coğrafyada Nevruz Bayramı kutlamaları yapılırken, TÜMATA (Türk Musikisini Araştırma ve Tanıtma Grubu) da 17 Mart 2018 tarihinde “Altaylardan Anadolu’ya Sevgi, Dostluk ve Şifa Konseri” ile Ankaralılarla buluştu.
Konser, Ankara’nın en tarihi bölgesinde yer alan, St Petersburg Sanatçılar Birliği’nin tek temsilcisi olarak, Rus Büyükelçiliği’nin tam manevi desteğiyle faaliyet göstermekte olan Hamamönü Konaklarından Türk- Rus Dostluk Evi’nde gerçekleştirildi.
Tarihi Konak, organizasyonu Tümata Üyesi Erşan Çırak tarafından yapılan konserde çok sayıdaki Ankaralı sanatsevere evsahipliği yaptı.
Müziğin millî kültürün hem birleştirici unsuru, hem de sonraki kuşaklara aktarılmasında sahip olunan en önemli araçlardan biri olduğu inancıyla ömrünü bu yolda hizmete vakfetmiş olan Yrd. Doç. Dr. Rahmi Oruç Güvenç’in kurup yönettiği TÜMATA ekibi tarafından verilen konserde, Orta Asya Türk halk ve topluluklarından farklı ezgilere yer verilirken, eski Türk müzik repertuarı, ritim ve enstrümanları da kullanıldı. İpek yolu boyunca seyreden bir kervan misali farklı duraklarda farklı tınılarla gönüllere dokunuldu.
Konuk geldiğinde ikram edilen çayı anlatan İdil Ural Türklerine ait “Samavır” adlı eser ile konuklar karşılandı. Yine İdil –Ural Türklerine ait bir şarkı olan “Dostum” ile dostluk anlatıldı. Su gibi gönülleri okşayan sesi ile Gülten Urallı’dan bir İdil –Ural türküsü olan “Tugan Avıl” ile doğulan yere gidildi. Ardından Uygur Kazak Türklerine ait olduğu bilinen “Bu Bahçe”de kızlarla erkeklerin karşılıklı ve hoş söyleyişleri dillendirildi. Daha sonra yine Kazak Türklerine ait ve Tan Yeli anlamına gelen “Tansamalım” dendi. Uygur Türklerine ait, olup, çiçek bahçesindeki aşkı anlatan eser olan “Gülçemen” etkileyici ses ve söyleyişi ile Azize Güvenç’ten dinlenirken bu şarkıya Emre Başaran ve Şöhret Nurmuhammed sapaileri ve oyunları ile eşlik ettiler. Genç bir müzisyenin yengesine hitaben neşesini anlatan “Ceneşe” şarkısı cıvıl cıvıl tınısıyla dinleyenleri de coşturdu. Sözü ve bestesi Rahmetli Rahmi Oruç Güvenç’e ait olan “Dostluk Cırı” adlı şarkıda aynı zamanda bir dua ve temenni vardı: Bu şarkının dostan dosta söylene söylene yayılması, dostluğun gönüllere şatlık vermesi, ırakların yakın edilmesi, böylece gönüllere nur dolması ve cümlenin selamı, barışı bulması ve bundan duyulan sevinç, kıvanış anlatıldı. Tuva ve Moğolistan şarkısı olan “Şu”, bize yolda ilerlemeye devam eden kervanı, kervana katılmış olan sesleri duyurarak hatırlattı.
Bilinen en eski müzik ve hareket terapisi örneği olan Baksı ile transa geçip ataruhu ile bağlantı kurarak tedavi amaçlanır. Emprovize müzikle bir baksı dansı örneği Azize Güvenç tarafından sergilendi. İzleyenlerin hayli ilgi çekici ve etkileyici buldukları dansa dombra, şankobız ve su sesi ile eşlik edildi.
Baksı dansının ardından tertibi H. Fahreddin Dede’ye; Bestesi Ahmet Hatipoğlu’na ait olan Hicaz Dua, gönüllerimizin en titrek yerine dokunup gözümüzden yaşları akıtırcasına Derya Çınar Oral tarafından yorumlandı.
Anadolu’nun en özel gönüllerinden ve sazlarından olan Aşık Veysel’in “Dostum” adlı eserini Fatma Dikilitaş çalıp seslendirdi.
Konserin sonunda Türk tasavvuf musikisinin beş güzel eserine yer verildi.
Uzun süre alkışlanan konserde saz ve sesleriyle görev alan sanatçılar şöyleydi:
- Azize Andrea Güvenç – Solo, koro, ritim
- Gülten Urallı – Solo, koro, ritim
- Fatih Oral – Ney, solo, koro
- Derya Çınar Oral – Solo, koro
- Azize Oral – Dans
- Şöhret Nurmuhammed – Rübab, dombra, koro
- Emre Başaran – Ud, dombra, koro
- Erşan Çırak – Rebab, koro
- Suzan Koçak – Rebab, koro
- Armağan Top – Rebab, koro
- Mehmet Taştan– Rebab, ritim, koro
- Fatma Dikilitaş – Bağlama, solo
- Ayşe Öztekin – Ritim, koro
- Berna Yörütgen – koro
- Elif Taştekin – Ritim, koro
- Merve Arat – Koro
Konserden fotoğraflar
17 Mart 2018 Ankara’da gerçekleştirilen Altaylar’dan Anadolu’ya sevgi, dostluk ve şifa konserinden fotoğraflar.